Cep ile göz muayenesi

Cep telefonu ile göz muayenesi Sağlık hizmetlerinin hızlanması, özellikle de erişim güçlüğü yaşanan yerlere ulaştırılmasında cep telefonlarından yararlanılabilir.

Cep telefonları son 20 yılda hızlı ve radikal bir evrim geçirdi. Başta sadece sesli görüşmeler yapılabilirken, şimdi kameradan hız ölçere bir dizi farklı sistemi de içermeyen cep telefonlarının piyasada fazla şansı yok.

Gitgide daha gelişmiş hale geldikleri için de telefonlar ciddi bir işlem gücüne de ulaştı. Hatta dünyanın başlıca teknoloji araştırma merkezlerinden Massachusetts Institute of Technology’den Profesör Ramesh Raskar’a göre, bir iki ufak değişiklikle cep telefonlarının pahalı tıbbi ve bilimsel araçların yaptıklarını yapmaları mümkün.

BBC’ye konuşan Prof. Raskar, “Bu, bilimsel cihazlara yeni bir düşünüşle yaklaşım biçimi” diyor. Buna göre cep telefonları özellikle gelişmekte olan ülkelerde, laboratuvar cihazlarının yeterince çok olmadığı alanlarda devreye girebilir. Bu da Profesör Raskar ya da Türk uzman Aydoğan Özcan gibi pek çok uzmanın çabalarını bu alana yönlendirmesine yol açıyor.

Raskar, “artık günde bir dolar geliri olan insanların bile cep telefonu var; bu akıl alır gibi değil” diyor.

Birleşmiş Milletler tahminlerine göre dünyada 5 milyar cep telefonu aboneliği var. Çoğu da gelişmekte olan ülkelerde ve Afrika’da. Buna karşılık aynı bölgelerde tıbbi cihazların dağılımı dağınık ve yetersiz. Profesör Raskar buna karşı telefonları kullanmayı öneriyor. Çıkış noktası çoğu telefonda bulunan gelişmiş ekranlar. Son iki yılda, bu cihazların çözünürlüğü altı kat artıp inç başına 300 noktayı (dpi) bulmuş.

CEP TELEFONUYLA GÖZ MUAYENESİ

Raskar şimdi “Refraktif Muayene için Göz Yakını Cihaz” (NETRA) dediği bir araç üzerinde çalışıyor. Telefon ekranına tutturulan bu cihaz, miyop ve hipermetrop göz bozukluklarını tespit edebiliyor. Raskar, “Cihaza bakın, size reçetenizi versin” diyor.

Ekrana takılan lensten bakan kişi, ekranda biri yeşil biri kırmızı iki çizgi görüyor. Bunlar paralel ise görüşleri normal demek. Değilse, kişi telefonun menü tuşlarına bunları denk getirene dek basıyor. Bu da gerekli olan lens ayarının bulunmasını sağlıyor.

Raskar, dünyada 2 milyarı aşkın kişinin göz bozukluğu yaşadığını, bunun dörtte birinin tedavi edilmediğini söylüyor. Halihazırda, bu sistem için Hindistan’ın Hayderabad ve ABD’nin Boston kentlerindeki hastanelerde denemeler yapılıyor. Profesör Raskar cep telefonlarının gizli potansiyelini kullanma girişimlerinde yalnız değil.

"Refraktif Muayene için Göz Yakını Cihaz" (NETRA) adı verilen bir araç üzerinde çalışılıyor

"Refraktif Muayene için Göz Yakını Cihaz" (NETRA) adı verilen bir araç üzerinde çalışılıyor

LENSİ OLMAYAN MİKROSKOP

California’daki Los Angeles Üniversitesi’nde (UCLA) Elektrik Mühendisliği Bölümü’nden Profesör Aydoğan Özcan, mikroskobun yerini alabilecek bir cep telefonu üzerinde çalışıyor. Geliştirdiği Cellophone, cep telefonunun bir kaç düzenleme ile sıvı örneklerinde mikrop ve bakterileri bulmasını sağlıyor.

Özcan, sistemin hem sahada hem de küresel sağlık ihtiyaçları için kullanıma uygun olduğunu söylüyor. Bu mikroskobun geleneksel benzerlerinden en büyük farkı, lens içermemesi. Görüntüler “yazılan özel bilgisayar kodları ve rekonstrüksiyon algoritmaları” ile işleniyor.

Özcan, kan, idrar ve tükürük numunelerinin “hafıza kartı takar gibi” cep telefonuna yüklenebildiğini söylüyor. Örneği büyüten lensler ile görüntülemek yerine, cihaz, hücre ve bakterilerin gölgesini izliyor.

Özcan, mikro boyuttaki bakterilerin tanınmalarını sağlayan kendilerine has birer gölge şekli olduğunu belirtiyor. Özel bir ışık kaynağı ve telefonun kamerası ile alınan görüntüler, işlenmek için bir dizüstü bilgisayara gönderilip, sonuçlar kısa mesaj ile alınıyor.

Ama telefonların işlem gücü arttıkça, numuneleri telefon üzerinden de işleyip sonuç almak mümkün hale gelecek. Profesör Özcan şimdi sistemi sıtmaya yol açan parazitler üzerinde yoğunlaştırmış durumda ve yakında denemelere başlamayı umuyor.

BİLİM KURGU GİBİ

Özcan, cep telefonlarının son derece geniş bir platform sunduğuna dikkat çekiyor. “Bu ileri bilgi işlem olanaklarını insanların parmaklarının ucuna getirmek için harika bir fırsat” diyor.

Daha pek çok uzman da bu vizyonu paylaşıyor. Dünyanın dört bir yanında mühendisler cebe sığan laboratuvarlar geliştiriyor. Bu çalışmalar akla bilim kurgu filmlerini getirse de, uygulamaları çok yakında hayatımıza girebilir.

University College London’dan Profesör Peter Bentley, kalbin atışlarını cep telefonu ile izleyen iStethoscope programının yaratıcısı. ABD’de AgaMatrix adlı bir şirken, kan şekerini cep telefonuna takılan bir parça ile ölçen bir cihaz için Gıda ve İlaç İdaresi FDA’e patent başvurusunda bulundu. Özcan’ın Berkeley Üniversitesi’nde meslekdaşları da cep telefonuna eklenen CellScope adlı bir başka mikroskop üzerinde çalışıyor.

Profesör Raskar’a göre bu yoğun hareketlilik, sağlık alanında yeni bir dalganın habercisi olabilir. Şimdi telefonlardaki yazılım uygulamaları hayatın bir parçası; Raskar, “Yakında bu ek cihazları 1-2 dolara alıp telefonunuza takabileceğiniz dükkanlar ortaya çıkacak diye düşünüyorum.” diyor. “Bu ek cihazlarla, aldığınız sütün ya da suyun kalitesini ölçmekten tansiyonunuzu ölçmeye pek çok şey yapabilirsiniz”.

Profesör Özcan da bu vizyonu paylaşıyor. “Cep telefonunun müthiş bir potansiyel taşıyor” diyor; “İsviçre çakısı gibi bir hali var.” (BBC Türkçe)

Share